Hiç kaçırmadan seyrettiğim Bindirbir Gece adlı başyapıt beni şaşkınlıklara gark etmeye devam ediyor. Geçenlerde yayımlanan bilmemkaçıncı bölümünde de dehşetengiz sahnelerle karşılaştık külliyen. Mesela, Şehrazat, o bakirelik yemini etmiş mürebbiyeler gibi saçını ortadan ayrılarak sımsıkı toplanmış bir şekilde karşımıza çıkan Şehrazat, o da ne saçını açmış, kah dalgalı fön çektirerek, kah duştan sonra tarayarak düz olarak kullanmaya başlamış. Mesaj açık ve net; panelist tarzı konuşmasından asla ödün vermeyerek ne kadar güvenilir ve prensipli bir insan olduğunu seyircinin kafasına vura vura anlatan, kara gecenin aktörlerinden Onur Bey ile izdivaç kararı alarak, namısını temizletmiş ve bu suretle artık daha normal bir insan gibi davranabilme icazeti almış halkından. Gerçi bana düzenli olarak seks yapmaya başladığı için rahatlamış gibi geldi ama neyse. Bu arada efsane diziden bomba replikler gelmeye devam ediyor.
Bomba I- “Napiim Şehrazatcıım, Harvard’da biz Türk öğrenciler sürekli birlikteydik.” (Ben sana Harvard’a gidemezsin demedim, adam olamazsın dedim yavrum...bknz. padişah ve oğlu hikayesi)
Bomba II- “Hahayt Abuzittin Bey siz dürüm yer miydiniz?” (gerçek sahne adını hatırlayamıyciim için üzgün olduğum abuzittin bey zengin olduğu için dürüm yememeli diye bir önyargısı var senaristin, yerse de sushidürüm yemeli yiğidim.
Bomba III- “Mr.Brown’ı aradın mı Keremciim.” (Bu noktada senaristlerin net t...k geçtiklerini anlıyoruz, yok eğer geçmiyorlarsa vakit kaybetmeden biz onlarla geçiyoruz.
Bomba IV-“Tarabya’da çok harikulade bir italyan restoranı açılmış. Adı Botticelli, harika ravyoli yapıyorlar, ravyoli sever misin ravyoli?” ( Bunu söyleyen daha önce dürüm yer misiniz sorusuna maruz kalan ve heyecanla yediğini belirten Abuzittin Bey, şimdi kendisinden en az 30 yaş genç sarışın hatunu yatağa atmak için ravyoli ayağı çekiyo. Kusmuk kıvamına az kaldı sayın seyirciler. Burjuva olmak için ravyoli yenir diye ezber yapmış senaristlere allah akıl fikir versin der, Botticelli’yi de zavallı gündemlerine alet ettikleri için kendilerine ayrıca teessüf ederek sözlerime son veririm . İtalyan lokantasının adı vaffankulo olsaymış keşke, daha bi italyan, hem seyirci hıyar nasolsa, anlamaz.
No comments:
Post a Comment