Wednesday, August 17, 2011

Efkar yağmurları

Ren Nehri'nin kenarında bir kasaba otelinde, yağmur sonrası serinliğinde, otel odası melankolisinde ojelerim yarı çıkmış efkarlı bir halde oturuyorum. İnsanın neden orda olduğunu, neden bu tuhaf hayat yaşadığını bilemediği anlardan biri. Aklıma her giren şey efkarlandırıyor. Babamı düşünüyorum efkarlanıyorum, sevdiklerimi düşünüyorum efkarlanıyorum, "kısa boylu olmak ne güzel, insan kendini çocuk gibi hissediyor" diye bir sevinçli bir cümle geçiyor içimden, çocukların sevmeye kıyamadığın masumiyeti geliyor aklıma, yine efkarlıyorum. Anlaşılan bundan kaçış yok. Madem öyle dibine vuralım...

No comments: